Gelişen ülkeler statüsünde yer alan ülkemizin içerisinde bulunduğu süreçle ilişkili olarak değişim içerisinde ki iş Hukuku da ciddi bir değişim geçirmektedir. Konuyu özellikle iş hayatının ; Üretim, Pazarlama, Hizmet, Taahhüt ve diğer birçok ana kolu göz önüne alındığında görülecektir ki bu alanlarda hizmet veren Üst yönetici, Yönetici, Uzman, Asistan ve işçi statülerinde çalışanların özlük hakları, çalışma ortamları, Hiyerarşik statüleri, ücret alacağı , Kıdem Alacağı ile sosyal iş hakları gibi işçiyi ilgilendiren konularda gelişim göstermektedir.
İş hayatının içerisinde bulunduğu gelişime işveren şirketlerin kurumsallaşma süreçleri, hizmet verdikleri alanların genişlemesi, Pazar paylarını artırma sırasında yaşanan profesyonel oluşumların isçi tarafında da benzer işçi gelişim süreçlerini tetiklemesi sonucu bilinçli ve haklarından haberdar işçi oluşumuna neden olmaktadır.
Ana hatları ile gelişimine tanık olduğumuz süreç iş Hukuku konusunda iş veren şirketlerin hukuki danışmanlık hizmeti alması mecburiyetini getirirken işçi içinde iş hukuku danışmanlığı ihtiyacı doğurmuştur. Menfaatlerin can alıcı önem taşıdığı konuya ilişkin taraflar lehlerine olacak şekilde iş sözleşmeleri yapma , iş sözleşmesinin kendisine emredici amir hükümlerinin İş Kanunu ile çelişmemesi ile başlayan hukuk savaşı işçinin çalışma süreleri , çalışma şartları, özlük hakları ve benzeri konularda menfaatlerini koruma içgüdüsünü geliştirmektedir.
Fakat asıl konu ise her iki taraf içinde uyuşmazlıkların çözümü konusu başlığı altına sıralanmaktadır. Yani iş akdinin işveren yada işçi tarafından sonlandırılması, çok yönlü iş ve sosyal hayatının her iki tarafında menfaatlerini yönlendirmesi sonucu doğan uyuşmazlıklar gibi ana hatlarıyla sayıla bilecek durumlara Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile işçi hakları savunucusu sendikaların eklenmesi ile iş hukukunda karar mercileri daha önce var olmayan konulara ilişkin emsaller için yeni kararlar vermeye başlamışlardır.
Diğer bir yandan İş kazalarının iş çeşitliliğine orantılı olarak çeşitlenmesi, beraberinde geliştirdiği tazminat hukukuna bağlı olarak , Tazminat tahsil sürecini yürütecek Hukuk büroları ile sigorta şirketlerinin savaşına sahne olmaktadır. Aynı gelişimin iş verenlerin korkusuz rüyası olan işçi Kıdem Tazminatı, İhbar Tazminatı, UBGT Alacağı ( Ulusal Bayram ve Genel Tatil Günleri) , Ücretli İzin Alacağı, Fazla Mesai Alacağı, Eksik yada Asgari hadden düşük prim alacağı gibi İşveren şirket aleyhine olan işçi hakları alacaklarının tahsili konusu da yaşanmaktadır.
Kısacası ana hatları ile yazmaya çalıştığım ve daha az önem arz ettiği için ana hat başlığı adı altında değinmediğim konuların İşveren ile işçilerin her yönü ile yaşam süreçlerini direk ilgilendiren konuların karar merci olan İş Mahkemeleri ile Yüksek Yargıya sevkinde YARGITAY ın on binlerce dava ya ilişkin verdikleri kararlar ile yüksek hızda değişim göstermektedir. Taraflar ise pek de aşina olmadıkları ve yoğun iş temposu içerisinde menfaat zararına uğramamak için bu süreçler içerisinde kendileri lehine en doğru kararları almak adına hukuk sınırları içerisin de yada hukuk dışı tutum sergilemek durumunda kalmaktadırlar.
İşveren şirketler ise doğal olarak çalıştırdıkları işçi sayısının oranı ile bu süreçleri tekrar tekrar sürdürmeye maruz kalmaktadırlar. Bu süreçlerden en az zararı görmek için daha hukuki sözleşmeler, daha şeffaf prim bildirimleri, daha profesyonel işçi özlük dosyaları hazırlatma, işçi ödemelerini banka kanalı ile yapma, ücret bildirimi ile yatırılan pirimin aynı olması, yıllık izin ve rapor süreçleri takibi gibi üzerlerine iş kanunu tarafından yüklenilen yasal sorumluluklarını yerine getirme ile menfaat artırıcı yolları izleme eğilimine girmek zorunda kalmışlardır.
Tüm bu gelişmelerin hukuk camiası tarafından karşılana bilmesi için, çıkarılan yeni yasalar ile hukuki zemine oturtma çabası içerisine girmeye mecbur bırakmış; Yasama Organı, Hukuk Doktrinleri, İş Hukukçuları, Hukuk Fakültelerinin İş Hukuku Kürsüleri, Yerel ve Yüksek Yargı Mercileri , Hukuk Büroları ile Avukatlar bu gelişim sürecini karşılama yolunda donanım kazanmaya ve bilimsel çalışma yapmak zorunda kalmıştır. Özetle bu konu tüm taraflarını lehlerine menfaatlerini kaybetmemek için değişim içerisine almıştır.
Avukat Yakup NUROĞLU