T.C.
Yargıtay
13. Hukuk Dairesi
Esas No:2004/14903
Karar No:2005/2698
K. Tarihi:
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalıların murisine sağlığında sattığı alüminyum doğrama malzemelerinin bedelini ödemediğinden, muris hakkında takip başlattığını, takibe itiraz edilmediğini, murisin takip sırasında ölümü üzerine, takibin mirasçıları hakkında yenilenerek çıkarılan ödeme emri üzerine takibe itiraz edildiğini bildirerek, itirazın iptalini ve inkar tazminatına hükmolunmasını talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2.228.422.675 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına ve %40 inkar tazminatının tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalıların murisine sattığı malzeme bedeli olan 2.534.298.475 TL.’yi gecikme faizi ile beraber 4.840.000.000 TL alacak tahsili için takip başlatmış olup, 23.5.2001 tarihinde tebliğ alınan ödeme emrine karşı itirazda bulunmayan davalı murislerinin 26.7.2001 tarihinde vefat etmesi üzerine davacı 12.8.2003 tarihinde yenileme talebinde bulunup mirasçılara ödeme emri gönderilmiş, davalılar takibe itiraz etmişlerdir. Davalıların murisince, 23.5.2001 tarihinde tebliğ edilen ödeme emrine itiraz edilmemesi üzerine kural olarak davacının başlattığı icra takibi kesinleşmiştir.
Borçlunun ölümü üzerine süresinde haciz talebinde bulunmayan davacının takibi işlemden kaldırılması üzerine, 12.8.2003 tarihinde yenileme talebi uyarınca davalı mirasçılara ödeme emri gönderilmiştir. İİK.nun 78. maddesi hükmüne göre 1 yıllık süresi içinde haciz talebinde bulunmaması nedeniyle takip dosyası işlemden kaldırıldığından alacaklı yeniden haciz isteyebilmek için yenileme talebinde bulunması gerekir. Esasen takip dosyasının işlemden kaldırılması nedeniyle takibin yenilenmesi üzerine, borçluya yeni bir ödeme emri gönderilmesine gerek olmayıp, kesinleşmiş takip devam etmektedir. Ancak yenileme talebinin borçluya tebliğ edilmesi gerekir. Borçlular yenileme talebinin tebliğine karşı, daha önce kesinleşmiş olan ödeme emrine itiraz edemez. Ancak takip kesinleştikten sonra borç ödenmiş ise İİK.nun 71. maddeye göre takibin iptalini isteyebilir. Tüm bu açıklamalar ışığında davacının davalıların murisi hakkında başlattığı ve mirasçılarına karşı devam ettirdiği icra takibi, ödeme emrine itiraz edilmediği için kesinleşmiş olup, yenileme talebine karşı davalıların itirazı, ödeme emrine karşı itiraz hükmünde olmadığından, kesinleşen ve devam eden takibe karşı itiraz hükmünde olmayan davalı beyanlarına karşı itirazın iptali davası açılmasında davacının hukuki yararı yoktur. Mahkemece açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.2.2005 oybirliğiyle karar verildi.