T.C.
Yargıtay
1. Ceza Dairesi
Karar No:2014/5599
K. Tarihi:25.11.2014
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Ömer’in, mağdur Ercan’a yönelik eyleminin sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin meşru savunmaya, katılan vekilinin takdiri indirim hükmünün uygulanmaması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdur Ercan’ın, sanığın kız kardeşi Güneş ile evli olduğu, mağdurun eşine kötü davrandığı, olay günü sanığın tarafların arasını bulmak için onların evine gittiğinde mağdurun küfrederek kafa attığı, sanığın da bıçağı rastgele sallayarak mağduru batın ve sağ kalça bölgelerinden periton delinmesine ve hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladığı olayda,
a- Sanığın eyleminin öldürmeye teşebbüs mü yoksa kasten yaralama mı olduğunun kabulü için, suçta kullanılan aletin cinsi, kullanılış şekli, isabet eden bölge, darbe adedi ve şiddeti, hedef seçme olanağının bulunup bulunmadığı, mağdurdaki yaraların yerleri ve özellikleri, sanığın kendiliğinden mi yoksa engel bir nedenden dolayı mı eylemine son verdiği gibi ölçütlere bakılması gerekir.
Olayımızda da, sanığın bıçağı doğrudan hamle ile değilde, rastgele sallamış olması, yaralardan sadece bir tanesinin hayati tehlike oluşturması, iç organ harabiyeti bulunmaması ve sanığın engel hal olmamasına rağmen eylemine kendiliğinden son vermiş olması hususları birlikte gözönüne alındığında, eyleme bağlı ortaya çıkan kastının yaralamaya yönelik olduğu ve sanık hakkında kasten yaralama suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, suçun niteliğinde hataya düşülerek kasten öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurulması suretiyle fazla ceza verilmesi,
b- 1/4 ile 3/4 oranları arasında cezadan indirim öngören TCK.nun 29. maddesinin uygulanması sırasında makul oranda indirim yapılması yerine, yazılı şekilde 3/4 oranında indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
c- Kabule göre de;
9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK.nun 35. maddesi ile uygulama yapılırken, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza tayini yerine 10 yıl hapis cezası verilerek eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 25/11/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.