Kasten Öldürme-Haksız Tahrik- Meşru Müdafa

T.C.
Yargıtay
1. Ceza Dairesi

Toplanan deliller, karar yerinde incelenip, sanık Bülent’in kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebeplerinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma sebebi dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı incelemedeki yasal savunmaya katılan vekilinin takdiri indirim uygulanmasına, Cumhuriyet Savcısının vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak,
Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanığın babası Yusuf ve amcası Abdullah ile birlikte maktülün köyünde çobanlık yaptıkları, Abdullah ile maktülün yeğeni Taşkın arasında arazide hayvan otlatırken çıkan tartışma neticesinde Abdullah’ın darp edildiği, bunu öğrenen sanık ile babasının atlarına binip silahlı olarak maktulün evine gittikleri, maktülün oğlu ile yeğenini sordukları, evde olmadıklarını öğrenip geri döndükleri, maktülün sanık ve babasının hal ve davranışlarından oğlu ve yeğenine zarar vereceklerini düşünerek onları telefonla arayıp dikkatli olmalarını istediği, aracı ile sanık ve babasının peşlerinden gittiği, sanık ve babasının karşı yönden traktörle gelen maktülün kardeşi ile karşılaştıklarında aynı hususta onula da konuştukları, bu arada maktülün de olay yerine geldiği burada çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü, sanığın babası Yusuf’un sol uyluk bölgesinden silahla vurulduğu, sanığın da maktülü av tüfeği ile vurarak öldürdüğü, her iki tarafın silah kullanarak karşılıklı olarak birbirlerine ateş ettikleri, sanığın babasının bizzat maktül veya maktülün yanında yer alan kişilerden biri tarafından vurulduğu, sanık ve babasının maktulün oğlu ve yeğenine yönelik icra hareketlerine başlanmış bir eylemleri olmadığından maktulün meşru müdafaa halinde olmadığı, olayın bu aşamasında ilk saldırının kimden geldiğinin de tespitinin mümkün olmadığı dikkate alınarak, haksız tahrik hususunda oluşan şüpheden sanık yararlandırılmak sureti ile, silahlı çatışmaya dönüşen olayda, olayların başlangıcından itibaren karşılıklı haksız eylemler tartışılıp değerlendirilerek haksız tahrikte dengeyi bozan eylemlerin ulaştığı boyuta göre, sanık Bülent hakkında TCK’nun 29. maddesi uyarınca makul düzeyde indirim yapılmak suretiyle haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, Sanık müdafiinin ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, re’sen de temyize tabi hükmün, tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 24/12/2014 günü oybirliği ile karar verildi.
24/12/2014 gününde verilen iş bu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ..huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık B.. A.. müdafii Avukat .. yokluğunda 25/12/2014 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.