T.C.
Danıştay
4. Daire
Esas No:2013/1381
Karar No:2013/3644
K. Tarihi:23.5.2013
Kararın Düzeltilmesini İsteyen : … Ekmek Sanayi İnşaat Turizm ve
Ticaret Pazarlama Limited Şirketi
Karşı Taraf : Çanakkale Vergi Dairesi Müdürlüğü
İstemin Özeti : Danıştay Dördüncü Dairesinin 16.10.2012 gün ve E:2009/7631, K:2012/5442 sayılı kararının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54’üncü maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Karar düzeltme isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Tetkik Hâkimi Hayrettin Korucu’nun Düşüncesi: Katma değer vergisine ilişkin mahsup ve iade işlemlerini mevzuata uygun olarak gerçekleştiren davacı adına yapılan tarhiyat yasaya uygun olmadığından karar düzeltme isteminin kabulüyle Dairemiz kararı kaldırılarak aksi yöndeki Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın düzeltilmesini gerektirecek nitelikte görüldüğünden, Danıştay Dördüncü Dairesinin 16.10.2012 gün ve E:2009/7631, K:2012/5442 sayılı kararının kaldırılmasına karar verilerek, Edirne Vergi Mahkemesinin 22.7.2009 günlü ve E:2008/1242, K:2009/984 sayılı kararına yöneltilen temyiz başvurusu yeniden incelendi:
2006 yılında indirimli orana tabi işlemleri nedeniyle haksız şekilde fazladan katma değer vergisi iadesine neden olduğu belirtilen davacı adına 2007/3 dönemi için ikmalen bir kat vergi ziyaı cezalı olarak salınan katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davanın reddi yolundaki Mahkeme kararının bozulması istenilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29/2. maddesinde “Bir vergilendirme döneminde indirilecek katma değer vergisi toplamı, mükellefin vergiye tabi işlemleri dolayısıyla hesaplanan katma değer vergisi toplamından fazla olduğu takdirde, aradaki fark sonraki dönemlere devrolunur ve iade edilmez. Şu kadar ki, 28 inci madde uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından vergi nispeti indirilen teslim ve hizmetlerle ilgili olup teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminde indirilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan vergi, bu mükelleflerin vergi ve sosyal sigorta prim borçları ile genel ve katma bütçeli idareler ile belediyelere olan borçlarına ya da döner sermayeli kuruluşlar ile sermayesinin % 51’i veya daha fazlası kamuya ait olan veya özelleştirme kapsamında bulunan işletmeler ile organize sanayi bölgelerinden temin ettikleri mal ve hizmet bedellerine ilişkin borçlarına mahsuben ödenir. Yılı içinde mahsuben iade edilemeyen vergi izleyen yıl içinde talep edilmesi şartıyla nakden veya mükellefin yukarıda sayılan borçlarına mahsuben iade edilir. Bakanlar Kurulu, vergi nispeti indirilen mal ve hizmet grupları ile sektörler itibarıyla, iade hakkını kısmen veya tamamen ya da amortismana tabi iktisadi kıymetler dolayısıyla yüklenilen katma değer vergisi ile sınırlı olmak üzere kaldırmaya; Maliye Bakanlığı, bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.” hükmü mevcuttur.
İndirimli orana tabi işlemlerde iade uygulamasının usul ve esaslarının yer aldığı 99 seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde ise; Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29.maddesinde 5035 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle; indirimli orana tabi işlemler dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen Katma Değer Vergisi tutarlarının Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan kısmının yılı içinde vergilendirme dönemleri itibariyle mahsuben, yılı içinde mahsuben iade edilemeyen tutarların da izleyen yıl içinde mükellefin isteğine bağlı olarak nakden ya da mahsuben iadesi imkanı getirildiği indirimli orana tabi işlemlere ilişkin olup indirim yoluyla telafi edilemeyen yüklenilen vergi tutarlarının, yılı içinde mahsup edilen vergiler dikkate alınmadan hesaplanacağı, bu tutardan yılı içinde mahsup edilen vergiler düşüldükten sonra kalan kısmın yukarıdan beri bahsedilen alt limiti aşan kısmının “İade Edilebilecek KDV” olarak hesaplanacağı şeklinde kurallara yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri değerlendirildiğinde, Bakanlar Kurulu tarafından vergi nispeti indirilen teslim ve hizmetlerle ilgili olup teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminde indirilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan vergi tutarının iade kapsamında olduğu, cari yıl içerisinde Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen limitin altında kalan Katma Değer Vergisi’nin sonraki yıl devreden katma değer vergisi hesabına ilave edileceği, sonraki yıl katma değer vergisi iade alacağının hesabında ise o yıl için geçerli olan limitin gözönüne alınacağı sonuçlarına ulaşılmaktadır.
Dava konusu olayda, bir önceki dönemde Bakanlar Kurulunca tespit edilmiş olan sınırın altında kalan ve dolayısıyla iade yolu ile giderilememiş olan katma değer vergisinin yukarıda yer verilen hükümler uyarınca devreden katma değer vergisi olarak uyuşmazlık dönemi hesaplarına aktarılmasında ve dönem sonunda bu defa uyuşmazlık konusu dönem için belirlenmiş olan sınırın altında kalan ve dolayısıyla iade yolu ile giderilemeyen katma değer vergisinin devreden katma değer vergisi olarak takip eden dönem katma değer vergisi hesaplarına dahil edilmesinde yasaya aykırılık bulunmayıp, Bakanlar Kurulunca belirtilen sınırın altında kalan ve indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin artık tamamen katma değer vergisi hesaplarından çıkarılması gerektiği yolunda bir yorumla yapılan tarhiyat yasaya uygun olmadığından aksi yönde verilen Mahkeme kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bu nedenle, davacının temyiz isteminin kabulüyle, Edirne Vergi Mahkemesinin 22.7.2009 günlü ve E:2008/1242, K:2009/984 sayılı kararının bozulmasına, 23/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.