T.C.
Yargıtay
Hukuk Genel Kurulu
Esas No:2014/43
Karar No:2015/1658
K. Tarihi:17.6.2015
Taraflar arasındaki “oda kaydının silinmesine dair işlemin iptali, üyelik kaydının devam ettiğinin ve davacının taksi durağında hak sahibi olduğunun tespiti” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bandırma 1.Asliye Hukuk Mahkemesince mahkemenin görevsizliğine dair verilen 06.09.2012 gün ve E:2012/150, K:2012/212 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin 28.02.2013 gün ve E:2012/13814, K:2013/2780 sayılı ilamıyla;
(…Davacı vekili dava dilekçesinde, Bandırma Şöförler ve Otomobilciler Odası kaydının silinmesine dair işlemin iptali ile, üyeliğinin devam ettiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının bütün talepleri yönünden dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddine karar verilmiştir.
1-Davacının, Bandırma Şöförler ve Otomobilciler Odası kaydının silinmesine dair işlemin iptaline ilişkin talebi yönünden,
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2-Davacının, “Bandırma Şöförler ve Otomobilciler Odası üyeliğinin devam ettiğinin tespiti” ile ”Bandırma ..nolu Ç..Taksi Durağı”nda hak sahibi olduğunun tespiti talebi yönünden ise;
Uyuşmazlık Mahkemesinin 07.07.2008 tarihli 2007/304 E -2008/184 K sayılı kararında “…idari dava türleri arasında sayılmayan tespit davasının, yorum yoluyla idari yargının görevine müstakil bir dava olarak dahil edilmesine hukuken olanak bulunmadığından, idari yargı yerinde, idare hukuku alanını ilgilendiren bir hukuki ilişkinin varlığının ancak açılmış bulunan bir idari davaya bağlı olarak delil kapsamında saptanabileceği açıktır…” denilmiştir. Yasa gereği idari yargının görev alanı idarenin eylem ve işlemlerinden kaynaklanan davalarda söz konusudur. Bu açıklamalar ışığında, davacının talebinin “Bandırma Şoförler ve Otomobilciler Odası üyeliğinin devam ettiğinin tespiti” ile ”Bandırma .. nolu Ç.. Taksi Durağı”nda hak sahibi olduğunun tespiti istemine yönelik olduğu gözetildiğinde, davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiği kuşkusuzdur.
Mahkemece davacının üyeliğinin tespiti istemi yönünden dava dosyasının diğer taleplerden tefrik edilerek ayrı bir esasa kayıt yapılıp işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken yasa metinlerini yanlış yorumlayarak ve idari yargı davaları arasında yer almayan tespit talebi yönünden, yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir…)
gerekçesiyle karar bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, 17.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.